4 Ocak 2009 Pazar

Cinsel Devrim

insanı hayvanlar dan ayıran özelliği idda edildiği gibi zeka oldugu konusunda şüphelerim var hayvanlardan ayıran sonsuz cinsel iştahı gibi gelmekte hatta marx ın dünya düzeninin temeli oluşturan mülkiyet ilişkileri bile havada kalmakta artık dünya düzeni bitip tükenmez cinsel malzemelerin hertürlü obje ve fantazinin dünyası beni ilgilendiren asıl noktalar burda kadın veya kızlara yapılan haksızlıklar tabi karsıcinsde öle yada böle buna göz yummakta istismarın en asağılık örnekleri artık tvlerde internetlerde heryerde bundan bi kaç yıl evvel nispeten temiz bi toplumken bize garip bişiler oldu liseli kızların en cok tıklanan sayfalarda bbasköşe olması gibi artık erkekleri normal bi ilişki kesmez oldu bunun yanında röntgencilik insanların özel alanlarına tecavüz yaygınlaştı,toplum degerleri yerlebir oldu güvensizlik korku peşpeşe gelen yasamı zorlaştıran kavramlar oldular ,bu yine sonsuz iştahlarıyla maddiyatın binbir pisliğini sergileyen tv patronları ve medyayala katmerlendi nerden para kazanılcagını bilen kapitalist köpekleri sıradan hayatlara el attı kliplerde sürekli kullanılan vamp kız modelleri ahlaksızca sergilenmekte hödüğün biri bi şarkı yapıp 2,3 gariban rus kızına istedigini yaptırabilmekte kliplerde ,yüzkızartıcı sapık sucların gazete ve medyalardaki yansıması ise yine erkek toplumun iç dünyasını tetiklemekte sapıkça yayınlanmakta yok kızı acılar içinde öldürdü önce ırzına gecip sora öldürdü,gibi piss haberler okuyucuya sunulmakta 1.5 yasındaki kız cocuguna yapılanlarda bundan nasibini almakta haberin yayınlanış biçimi hemen tamamında sapıkça,sanki çokmu ilgililer bu cocuga neler olduguyla okuyucuya değişik seyler sunmak ve tiraj yapmak amacları noldu cocuk yalnızlıga itildi ve sonu ne biliyomusunuz iğrenç yetiştirme yurtları buralarda neler döndüğünü ise bilmeyen yok cocuk fişlendi artık her gittiği yerde bizim topluma has önyargıyla cocuk dıslanacak bunu biliyorum ,seziyorum,dizilerimiz programlarımız kültürümüz herseyimiz ithal bu seks patlamasıda yine dış kaynaklı amerikanın toplumu sarsan cocuk tacizleri bundan 10 yıl önce gündemdeydi şimdi ise bizim gibi 3.dünya ülkelerine ihrac edildi toplumun katmanlarını yozlaştırmakta eline su dökülemiyecek halkımda buna seyirci kalmakta ,kokusuyoruz görmüyomusunuz ,kimsenin işine karısmak istemem ama sosyomat da su saat itibariyle revaçta konuların hepsi cinsellik üzerine kurulu konular, yeterbeyler yeter,unutmayın o görüntülenen liseli kızların kardesiniz tanıdıgınız olma ihtimali yok değil benim bildigim erkek adam böle alçakça cekilen resimlere bakmaz videoları izlemez noldu namus kavramınıza,sonumuzu merak ediyorum bu cinselliği pornografiye dönüştürenlerin allahbelasını versin,cinsellik kafamıza yerleştirildiği kadar bir ihtiyac malzemesi degil,aşk evet ask cinsel ilişki olmadanda yasanır daha güzel yasanır üstelik noldu sevgilinin kokan sacına ,karagözlerine onun saclarını incitmeden oksayıp kokusunu burnumuza cekmek nasıda ulaşılmaz bişi aslında ,zevki vajinal bölgelerde arayıp hayvanlaşmanın alemi ne kontrolsüz çirkin bi suratla yalnızca kendi beden zevkini tatmin en büyük bencilliktir

Kızgın Allah ve Doğru Bildigimiz Kavramlar

doğru bildiğimiz kesinliğine hiç kuşku duymadan inandıgımız kavramların yalnış çıkabilceğini düşünün mesela ahirette hesap verirken yaratıcının dalgacı ve matrak olduğunu düşünün olum siz hele neler yapıyodunuz öle 1 ay yemek yemeden,oruçmuydu adı ha ha oruçç hahaha gülse sonra ciddileşip zılgıtı çekse ulan dese dünyanın birçok yerinde günlerce agzına bişeyler koyamadan ölen milyonlarca insan var siz tutmuş teatral showlar düzenliyosunuz dese,sonra nedese... hah!! hz. ibrahim rüyasında coşup dellenmiş alıp götürüyor oğlunu kesecek bende müdahele etme gereğini duydumki bu coluk cocuk kesme işi gelenekselleşmesin dese allah ve devam edrek...ona bir koç yolladımki buda mucize kavilinden bişe değil zaten o cağlarda koyun kuzu takımı dünyada varlıklarını sürdürüyodu ;allah devam ediyor: -bir koçu ikna etmem zor olmadı öbür dünyada bir kaç balya ota anlaştık ve koçu ibrahim kuluma yolladım koçu aldı kesti oda ama sefil kullarım ben nerden bileyim sizin her yıl milyonlarca hayvanı telef edeceginizi diye sinirlense yeniden ,hadi et yiyorsunuz anlıyorumda bu hacılar neden onbinlerce kuzuyu kesip toprakaltına gömer kabelerde diye cıkışssa ve devam ederek ya islam aleminin görgüsüzlüğüne nedemeli hadi diyelim bi çeşit totem durumu var iş genelekselleşmiş ama bu etlerin kaçı gercek sahibini buldu koyunları elalemin gözü önünde gırtlaklayıp keserken hiçmi insafa gelmediniz dese sonra allah ve melekler gülerek işi namaza getirse ya cocuklar siz napıyodunuz öle benim adımı yadedip oturup kalkıyodunuz ama bre riyakarlar bu camileri allah adına dolduran cahiller dese hiç düşünmedinizmi ben adıma boşboş okunan dualara değil işlnen amellere bakarım allahuekber deyip savaşlarda ve terörist eylemlerde insan canını güya benim adıma alan gaflete düşmüş zavalılar dese nederiz ona sonra konuyu allaha şirk koşanlara getirse ulan siz ne menem şeylersinizki beni siyasete ve maddiyata konu edenlerin peşinden koştunuz düzmece hacı hocalara milyarlar akıttınız kul hakkı yediniz dünya nimetleri ugruna benim adımı agzınıza almaktan çekinmediniz dese ne cevap veririz ona..

Gençlik eşittir kıvılcım yakıcılık isyankarlık boyuneğmeme evet genç kelimesi fiziksel anlatımın ifadesi oldugu kadar aynı zamanda psikolojik bi terim ve bi çesit karakterize etme y7öntemine de gelmekte genç, delikanlı fitili elinde dizginlenemeyen dünya düzenine henüz boyun eğmemiş beklentileri olan,idealist,biraz ütopik fikirlerle donanmış dünyadaki sıradanlaşmış kokuşmuş düzeni dengeleme adına herzaman olması gereken bir itici güç sonsuz enerjidir,bunun tarihde yansımalarınıda biliyoruz (sanayi devrimi,68 liler ,)günümüze gelirsek bu sizlere sıkıntı veren uzun uzadıya anlatmaya calıştıgım ,itici ve coşkun güç kalmadı artık bizler çirkinleşmekte olan yıgınlarız,dünyayı kontrol eden güçlerin deneyimleriyle kazandıgı ve tekrarlanmasını istemediği 68 olayları tekrar gercekleşmemecesine bunlara çözümler bulundu evet gençleri aptallaştırmak beyinlerini boşaltmak bu uzun dönemli planın etkileri günümüzde meyvesini vermiş istedikleri sonuçları almışlardır,bizlere okullarda dayatılan efendi çocuk olma düzene boyun eğme anlayısı,bilgili, hayata her anlamda hazır düşünceye üretmeye acık nesile karsı tercih edilmiştir.eski siyaset adamları halkın boş kalmaması gerektiğini ozamanlarda analiz ederek onları oyalıyıcı şeyler sunmya yönelmişler evlere radyolar,tv.ler sokulmuştur,bu insanlık tarihi soysuzlaştırcak darbeyide bulmuşlardır evet tv.İnsan yıgınlarını sindirme adına eski devlet adamları sihirli yöntemler arastırmışlar ama hiç biri istediklerine yanıt verememiş tam olarak birliği saglayıp insanları duygusuz düzen yanlısı birer varlıga cevirememişlerdir bu güç para olabilirmi düşünülmüş;bu kadar insanı parayla yola getirmenin maliyeti bu işin astarının daha pahalıya patladığını göstermiş,pekala herkeze toprak üretim araçları verelim demişler ama buda aynı maliyetin yanında,insan karakterinin farklılıgının bu aygıtları kontrol etmede ihtiras vehaksız kazançlar servetler saglıyacagı bunun sonucunda ekonomik ve sosyal sınıflasmaların dolasıyla catışmaların cıkacagını göstermiştir.ama sonunda öle bir güç bulunmuşki insanları yönetme bir tutma adına bunun hem maliyeti düşükmüş hemde insanların ruhlarını gazaba sürüklüycek sonsuz bi ilahiliğide içinde tasıyomuş evet bu dinmiş ve yönetici elit cok uzun yıllar bu din düzenini sömürerek insanları korkutmuş,sindirmiş,bölmüş bir aya gelmelerini engellemiştir ama günümüzde din hala etkili bi silah olarak kullanılsada dogrusu birazda savsamıştır yeni teknoloji çağı insanı hızla mukaddessatı eliyle bi kenara iterek sonsuz huzuru eğlencede ,yavan kokuşmuş yasantılarda aramış işte bu noktada artık her eve girebilen tvler yerini almıştır.bi yerde okumuştum dogrulugundan emin degilim ama anlattıklarıma paralel olcak yugoslav devlet baskanı tito ne sovyetlerin ne de kapitalist blok un içinde yer almamış ve baglantısızlar denen yeni bi olusuma öncülük etmiştir zaten sovyetlerle mücade eden kapitalist amerika,yugoslavyanın önderlik edeceği 3.bi kutuba tahammül edemezdi ve onları içten yıkma yolunu secti buda kültür ihracıyavaş yavaş yugoslavların nirengi noktalarını bulup milliyetçiliklerini yavşatacak bi formüldü evet amerikan filmleri ve dizileri bu ülkeye sokularak halkın politikadan uzaklaştırılmaları saglandı bagımsızlık konularından uzaklaşan ,magazinel hayata yönelen halkda batı kapitalist düzende hızla yerini aldı,milliyetçilerin kaleleri bir bir yıkıldı milli bankalar fabrikalar büyük sermayedarlara peşkeş çekildi(bunlar size günümüz türkiyesinimi hatırlatıyor yoksa!!)neyse şimdinin tvlerinde saatlerini günlerini harcıyan gençler mehmet ali salak sabah programlarıyla sersemletilip saçmasapan dizilerle aptala cevrilen gençler ,yasayamadıgı özendikleri hayatları tv. magazin programlarında izliyip avunan gençler sözlerim size oyuna getiriliyoruz bunlar görülmez eller ,aptal komplo teorileri üreten savsak biri degilim bunları biraz düşünen biri bile görebilir,oyuna gelmeyelim bi zaman dogru yanlış gencler bi seyleri savunup bu ugurda canları veriyolardı elbette kastettiğm çatışın ölün,öldürün değil önce salak laşmamıza yol acan su tvlerden kurtulalalım genclik platformları olusturalım belkide yüzbinleri toplayabiliriz bu bir sosyal tepkidir inanıyorumki arayınca sizin gibi düşünen yüzlerce genç vardır...neyse görüşlerinizi bekliyorum noktalama ve cümle düşüklükleri için kusura bakma

Hangi Türkiye

dünya coğrfyasına yayılmış onca halklar,milletler içinde kendinehas özelliklerle diğerlerinden ayrılan türkiye türkleri dünya halkları içinde seçkin biryere sahiptir,türkler tabiat ları gereği savaşçı ,içe kapanık nispeten özgür yaşamayı seven topluluklar halinde örgütlenmişlerdir,inandıkları degerlere son derece baglılık gösterirler canlarını önemsemez ucu nereye giderse gitsin inatcı dirayetli tavrlarıyla kutsal saydıkları seylere dokunulmasına izinvermezler.Tabi kutsal diye benimsedikleri degerler bagnazlık ölçüsünde asırılıgada gidebilir, 20. y.y. daki kısırdöngü çatışmalara dönüşen toplumun kutuplaşması olayları; aslına bakacak olursak bu mukaddesatcı dini çevrelerle kemalizmi aşırıcılıga kadar götürüp çatışmayı körükleyerek rant elde eden sözde laikler.hürriyet itilaf partisiyle ittahat ve terakkinin saflaşmaları çeşitli adlarla yogrulup günümüzde akp ve chp kutuplaşmasına kadar gelmiştir,Politikanın koflaştıgı bütün partilerin parti programlarının birbirine benzemeye basladıgı su dönemlerde,sözdepolitikacılar, vurguncu ,tokatcı bürokratlar parti kadrolaşmalarının utancını tasıyan memurluklar bu kokusuk siyasi düzenin alçak sömürücüleridir;toplumda birliğin oluşmasını önlemek bu zümrenin sıcak para akısını da keseceginden bu işeyaramaz düzene göz yuman politikacılar gerginliği kullanarak hem koltuklarını saglamlaştırmakta hemde yardakçı ve yalaka güruhu doyurmaktalardır.Okuyanı az cahili bol ülkemde bu suni gündeme taraf olarak,hakim çevrelerin ceplerini doldurmasını sağlamaktadır.Sosyal yapımıza gelince 200 yıla yakındır dogu ve batı dünya arasında sıkışmış kalmış hiçbir medeniyet dairesi içinde yer edinememiş toplum silikleşmiş neyi savunacagını şaşırmıştır,iktidardaki islami sağ partiler yada adını anmayacagım parti bi taraftan yabancı sermaye diye ülkeyi ucuz yollu satısa cıkarıp siyasi prim elde etmeye çalışırken diğer yandan halkın duygularına da oynayıp hassas din meseleleri kaşımakta bölünmüşlüğü artırmaktadır,siyasi karmasaya düşmüş neye inanacagını sasırmış politikadan cehalet ölçüsünde uzak halk yıgınıda genç parti gibi vurguncu takımı partilere yönelip bu patronlar ve işadamları takımından medet ummaktadır,yüzyıllardır dik durusunu gururlu cesur tavırlarını koruyan türkler libya çöllerinde bir bedevi çadırında terörist kaddafinin bir türk basbakanını azarlayıp marizlemesine seyirci kalmaktadır yine uluslararası sermayenin başaktörü imf nin kararları dısına cıkamayan bu sömürgeci kurumun ülkeyi sermayeye acın ihtarlarını pişkinlikle kabul eden hükümet bunun vebalini üzerine almış ama türk milletinin uyuşuklugu kötü hafızası ve cehaletini bildiklerinden bu izledikleri günü kurtarma politikasının sonuçlarından korkmamaktadırlar .ülkenin yarı nüfusunun aclık sınırda yasadıgı yine önemli bi kısmının yoksulluk sınırında can cekiştiği türk halkı toplumun gelir piramindeki en üst basamagındaki zenginlerin hayatlarını tv.lerden izleyip mutlu olduklarını evde gülüşüp avundukları nı görmek cok acı verici bunun yanında yine aynı yoksullluk kaderini paylaştıgımız güney amerika devletleri ise fakir olsalarda ülkelerini satmamaışlar önemli sirket ve kuruluşlarını vahşikapitalizmin komprador cevrelerine kapamışlar,aclıkdan öleceksekde bu soytarılara ülkemizi satmadan ölürüz diyip tavır koymuşlardır koca amerika ufacık kübaya söz gecirememiş şili ve peru devlet baskanları amerikaya kafa tutmuşlar bu işeyaramazları ülkeden defetmişlerdir biz ise ne yapıyoruz ülkeyi harekte gecirecek toplulukları aptal dizilerin basında ipe sapa gelmez magazin programlarının basında buluyoruz ülkeyi şahlandırıp bagımsızlıgı saglıyacak gencler nerde peki kahvelerde ,yonjalarda msnlerde kız erkek tavlama peşinde bundan bir on yıl sonrasını cok merak ediyorum korkunç günler kapımızda

Nedir Gerçek

cehaletin tohumları filizlenip gürleştiğinde birbiri ardına yogun bi kalabalk ve adım atmayı güçleştiren sapa bi yolun dolambaçlı zorlugunda buluruz kendimizi;kaybolanlar birbirini elbette bulur ve cehalet tohumları birbirine yakın, aynışeyleri düşünmeyen aynı seyleri istemeyn ama yasama adına verimli toprakları istilaya hazır yıgınlara dönüşürler pis ve corak toprakların engeltanımaz gücü Erebus efendilerine hizmet ederler,cinsel hazzın tüm ihtiyacların önüne gectiği erotik dünyanın zikiyle daşşagı arasında köprü kuran insanlara dönüşüveririz,bu dünyanın sınırını çizmek zordurda içdünyanın kompleksleri.toplumsal etiğin zorladıgı kuralların dısına cıkma zorlugu bizi birer uyumlu insan olarak gözterebilir.İnsanın kendini kurtarıp temiz günlere dönmesi çocuklugunu düşünerek somutlaşır,cocukluk cinselliğin,para ve statü kazanma hırsının kiri bulaşmamış dönemidir çünkü cocukken pişmanlıklar ,vicdanazapları yoktur bastırılmış, kendimizin dahi eşmeyi gözealamadıgı komplekslerimiz yoktur.fakat bu çabalamalar nafiledir aç ruh bidünya yol katetmiş dünya zevklerine tutsak olmuştur önüne geçilmez bi istenç duygusuyla herseye sahip olmak isteriz birini buldugumuzda diğerini kovalarız ac ruhlar tatmin olmucaktır ,mutlulugu dünyada aramak boş bi avuntudur SCHOPENHAUR a göre,mutluluk aldatmacaların ve avuntuların maskesidir ,gercegi görmek bu maskeyi kaldırmak zordur,gercek nemidir?gercek hersaniye aclıktan aptalsavaşlardan ölen yüzbinlerin yüzümüze carpan tokadıdır,gercek insanca yasamı elinden alınan köleler gibi çalışıp bitkin,umutsuz güruhun sessiz isyanıdır,gerçek ,din afyonuyla uyutulmuş insanları sömürüp birbirine düşürmek birbiryle kanlıbıçaklı sonu gelmez mücadelelerde aranmalıdır,ve en büyük gercek herkezi sinsice takip eden kaçınılmaz sondur sonunda cıkan kapı aynıdır ölümün pervasızca bizi bekliyen soguk elleri

Kahkaha Analizleri Gülücük Şekilleri

çeşitli gülme sekilleri vardır bazıları oldukça yapaydır ,bazıları zorlamadır,bazıları fazlasıyla coşkuludur karsındakine aynı derece katılıp coşkulanmazssan ne yapacagını da sasırırsın gerçi o delicesine gülerken senin aldıgın tavırlara bakmaz ama sen yinede gerilirsin işte ,bende bazen coşkulu kahkahalar atıyorum sonrasında hızla gelen bi utanç duygusu ,kulakları cınlatmanın alemi varmı diyorum adam gibi tebessüm et hadi olmadı su cirkin gülüşünü degiştir diyorum

kapalı ortamarda delicesine gülen gruplara rastgelmişinizdir, genel de bed , eleştirel bi surat takınırsın yine ne yapacagını bilememenin engellenemez aptal tavırları peydahlanır bünyede, bazende hafiften gülümseme duygusu gelir avanak gibi bakarsın sagasola ,

espiri grubu içindeysen eger diğer insanlarında katılımını saglama telaşına düşer etrafa sevimlilik muskası figürler sergilersin ,espiriyi yapar gülücekleri atarken cevreye ustaca göz gezdirip takdir dolu bakışları ararsın bazı iyi niyetli teyzeler amcalar neşeli gençler nede güzel egleniyorlar gibisinden destek gülücükleriyle karsılık verir,

bazende patavatsız sakalar yapılır hedef aldıgın kişi durumdan rahatsızdır ve bi dahaki rövanşı sabırrla bekler,

avutma gülüşleride vardır karsındaki fena halde geyiği harlamıştır ;cosuyodur ,delicesine gülüyordur,taklitler yapıyordur bu zor bi andır bi noktadan sonra adamın konustugu seyler anlamlı birbütün ifade etmez sürekli konusuyordur bu ses gürültüsü içinde sana da sorular sorup muhabbette katılım saglamaya calısıyordur ama geyiği dinlemediğinden ya muşmula gibi gülersin yada allahım ya alem adamsın diyip ona istediğini verip kurtulursun,ama yüz senin degildir artık zorla gülmekten yüz hatları gerilmiştir inceden bir agrı dahi söz konusudur

birde yaranma yalaka gülüşleri vardır ,ögretmene ,işyerinde patrona sıkca yapılır güzel kızlarada uygulanır kız nedese, bende ,bencede, diyip mızıklar onursuz bi şahsiyet e bürünürsün

birde tüm vücudu kullanarak komedi etkisini cevreye yayıcı gülüş vardır ,kasılıp garip hareketlere girersin şişkolar karnı tutup el avuç hareketleriyle dısardan acı cekiyomuş izlenimine sebep olur bu gülüşde genelde burundan sümük cıkmayla son bulur bunlar kontrolsüz gülüşlerdir

birde görüntüye uymayan gülüşler vardır aslan parcası gibi adam hadım zenciler gibi cilveli güler bazıları bit kadardır ama gülüşü gök gürlemesini andırır bazıları ise insiyatifi elden bırakmamacasına ölcülü gülmeye calısır

22 Eylül 2008 Pazartesi

İçindeki fısıltı

Pişşşttt sen !! dedi belli belirsiz bir fısıltı ; sende kimsin dedi çocuk otrudugu yerden hızla dogrularak ,pişştt sana diyorum dedi fısıltı bu sefer daha set ama yine sessiz ce,cocuk ürperdi aptal yaz gecelerinin uykusuz günlerinin beyninde yarattıgı sanrı olmalı diyedüşündü çarçabuk;okul yıllarının yoğun eğitim dönemindede yasamıştı buna benzer bir şey hatta sesle birde enikonu konuşup karsılıklı efkar dağıtmışlardı ama daha önceki dert ortagı zihinsel bir yanılsamaydı yada uykunun hafif döneminin beyin aktiveteleriyle bezendiği sattlere denk gelmişti,ama şimdi ayaktaydı odanın balkona yakın köşesinde derhal mekanı terketmeye hazır tehlikenin nerden geleceğini ölçer bir ifadeyle sağasola bakınıyordu ,kimse yoktu işte ,cevap vermek de komik geldi çocuga sanki bir vodvil temsilini tek basına sahneye koyar gibi hissetti kendini,oyunculuk yönü zayıftı karsısında ki ayakkabı dolabının aynasına baktı üff bu benim korkmuş halimmi diye düşündü ,gercektende yüzüünde herhangi bir kaas kımıltısı yoktu ,biraz rengi çekilmiş yüzü sarıcaydı okadar ,fısıltı bu sefer alayedercesine aynaya bakıyosun salak dedi beni görmüyormusun, coccuk birşeyler mızıklanacak olduki ,fısıltı tahammülü kalmamış bir edayla: bugün dedi; birbirimizi tanıma vakti geldi .

Fısıltı biraz daha tatlı bi ses tonuyla :öncelikle bilmeni isterimki beni dünyaya getiren snsin dedi cocuga tıpkı diğerleri gibi haha!! Sasırma hemen metafizik bi durum söz konusu degil gercekte materyalist bi inancın tartışmaz savunucusu su götürmez militanıyım ,bizim dünyamızd a sizinkinden farksız ,bizim mi? Diye sasırarak sordu cocuk, bilge fısıltı; evet biz diyerek hem cocugun merakını alevlendirmek hemde cok sıradan bi olaymıscasına meseleyi ustaca elinde tutan taraf oldugunu kabulettirmek istergibiydi

Cocukda bazı noktalar da ruh ve madde ,varlık ve düşünce çelişiğinde gelgitler yasamış kimi zaman toplumsal normların uyguluyacısı geleneklerin gözle görülmez baskılarıyla idealizm e yönelmiş en azından yaratıcı bi ruhun varlıgına inanmanın uyuşuk bbeyinleri mutlu ettiğinin bilincinde kendi de bu yolu izlemişti,öte yandan marx ve engels i okumuş ruhu yaratan maddelerdir görüşüne baglanmış varlığı düşünceden bağımsız olarak kabul eden bu sisteme kendini yakın hissetmişti ,platon Kant ve berkeleyin görmediğimiz algılayamadıgımız seylerin gercekte varolmadıgı görüşü ise ona fazlaca pasif bi tutum gibi gelmişti yani düşüncenin sınırlarının cevap veremiyecek noktalara ulaştıgında herseyi allaha baglamak kolaylık gibiydi

Cocuk fısıltıya biz derken neyi ifade etmeye calıstıgını sormak istedi ,fısıltı hemen bizlerde senin parcanız senin varolusun ve içinde dolaştıgını düşünndüğün ruhunuz, sanıldığı tek ruh gibi düşünme bizi ,senin zeka algının ve cercevenin ulaştıgı en yüksek kademe bizi daha da cogaltıyor dedi ,sasırma ama dedi biraz ortamı gevşetmek ister gibi ,diğer ruhların adına konusur gibi birden sabırsızca ve ses tonunuda yükselterek sıraladı:ben senin yaşama arzunum,ben senin aşık olma ihtirasınım ben senin para güç mevki kazanma hırsınım ben senin korkak yüzün aynı zamanda cesur yüzünüm ve ben senin sonsuz benciliğinin bir parcasıyım diyiverdi.

Yani dedi çocuk safçana ben aşık olamıyormuyum,fısıltı kahkayı patlattı sonunda ;tabi ya genç adam sen sadece kendini seviyosun dedi ,yasadıgın seylerin kaynagını uzaklarda arama senin içinde mekan tutan bizleriz yani seniz biz,peki dedi cocuk canı fena halde sıkılmıştı benim bir sevdigim var onun saclarını oksamak elini tutmak hep yanımda olmasını istemekde nedir bu sevgi degilmi yani cocuk kızmıştı,fısıltı güldü hahaha bak yine aynı seyi yapıyorsun biri sana kaçınılmaz gercegi acı bi şekilde söleyince hemen içinde dolaşan başka birr sahsiyete bürünüp kıskanç ve vahsi kimliğini kendince pek insancıl toplumda kabul gören bi zemine oturtmaya calısıyorsun ,sorarım sana duygusal cocuk sevgili sacına ,eline ,badem gözmü diyodunuz hah!!badem gözlerine kim tepkisiz kalır herkez senin ne kadar duygu yüklü oldugunu kendince aşk sandıgın duygunun nasılda kutsal oldugunu düşünüp seni takdir edecektir busana toplumda yer ve mevki kazandırabilirmi acaba diye sordu fısıltı cevabı zaten biliyor alayediyormuşcasına,fısılt
ı yine acımasızdı!!! Cocuk ise zaten bunu defalarca düşünmüştü acaba ben herseyi sonsuz bir iştahla istiyor ama toplumda bu aşağılık düşünceler taraftar bulmuyacagından(ki herkez bu sınırsız istegin acgözlülüğün hükmündedir ama birbirlerine itiraf etmek istemezler ,bu durumu biri ifade edecek olsa onu aralarından uzaklaştırıp sapkın adam diye lanetlerler)mı acaba baska bi persona ya sıgınıp halk efkarının genel kabullerine uyuyorum,Arthur schonpenhauer nedimşti bilirsin işte okuyosun dedi..fısıltı ‘’ anlamsız, boş, acı-dolu, kötü bu hayattan kaçınmanın tek yolu vardı; o da istencimizi öldürmek’’ diye sölendi cocuk metalik bir sesle

Ama dedi cocuk bir tanrı nizamı içinde yasıyoruz kutsal kitaplarla bunların yasaları cercevelenmiş yüzyıllardır değişmeyen dogmalarla ilahi yasaların dısına cıkılmaması ögütlenmemişmiydi ,fısıltı insanlar sefil birer asidirler dedi kızgınlıkla kendi yarattıkları tanrıyıda kendileri öldürdü dedi ,yüzyıllardır din adına akan kan ölen milyonlar ve sonuç diyip sustu bitkinlikle

Cocuk da dinin var olmadıgını düşünmüştü ,cok eski çağlardan insanların organize olmayabasladıgı ,devletler kurmaya basladıgı dönemler ve ulusal devletlerin kuruldugu günümüze kadar ,insanlar belli bir inanç cevresince dizginlenmeye calısılmışlardı ,hiçbir toplumsal kuralı tanımayan anarşizme yönellmiş insanların varlıgı toplumları yöneten elit güçlerce istenen bir şey degildi,toplumları yönetenler hep bir gücü refarans noktası yapmışlardı ,genelde tanrı kral modelleri hükümdara sınırsız bigüç verdiği gibi onu yaptıgı amellerdende sorumsuz tutuyordu ,Paganlarsa birçok tanrıyı birleştirip hatta onları normal insan gibi tasvir eden yunanlılara kadar gitmişti iş,fakat ortak bir birleştirici gerekiyordu ,tek tanrılı din ideal olanıydı ,hükümdar düşünüyordu ulan ben bu insanları nasıl bi arada tutarım onlara para versem bu insanoğlu aç daha fazlası nı isticek paranın sınırıda bi yere kadar peki onlara toprak san söhret versem bu sefer güçlenip beni tehdit etmeye baslıcaklar üstelik topraklarımı vveremem işte bu noktada yönetici elit müthiş bi çözüm buldu bu hem işi ucuz yollu cözüyordu hemde insanın yüregine korku verip bu dünyada lanetlenirseniz ahirette yanarsınız gibi bir sınırlamayla toplumu pasifize ediyordu bu müthiş korkunun adı dindi

Fısıltı konunun dısına cıkan cocugu sıkıntıllı gözlerle izledi tekrar gelecegim ve cevapsız soruları cözücez diyerek uzaklaşt